14 Ekim 2009 Çarşamba

Diyarbakır’a dayak, Ermenistan’a kucak...

Yine siyaset futbolun önüne geçti. Bu sayfalarda yazılmaması gereken konular hergün gözünüzün önünde. Hiç bir iddiamızın kalmadığı dönemde Ermenistan ile oynanacak maç manşetlerde.

Neymiş? “Sarı gelin, hadi gelin” türküsü herkesi coşturacakmış. Kim gelsin? Nereye gelsin? Ermenistan gelsin de Diyarbakır gelmesin mi? Daha geçen hafta çocuğuyla maça gelenlere saldıranlar aynı şehirde, o tribünlerde değil miydi? Neden o gün düşmanlığa tepki vermediniz de bugün türküler söylüyorsunuz dostluk adına?

Dostluk derken dost ülke Azerbaycan’ın bayrağını maça getirmek yasak. Diyarbakır’a dayak, Azerbaycan’a yasak, Ermenistan’a kucak... Bu iş nasıl olacak? Kim inanacak?

Bu sözler yanlış anlaşılmasın. Kimseye düşmanlık beslemiyor, sporda kazananın her zaman dostluk olması gerektiğini savunuyoruz. Ermenistan Milli Takımı’na her türlü misafirperverliğin gösterilmesinden yanayız. İtirazımız siyasetin bu denli futbolun içine karışması. Ancak kaş yaparken göz çıkardığımızı, bir tarafa dostluk gösterisinde bulunurken diğer dostları da üzmemek gerektiğini anlatmaya çalışıyoruz.

Bu Federasyon’un bir çok olumlu girişimleri de oldu ancak hiç bir dönemde siyaset bu kadar futbolun, içinde olmamıştı. Spora, futbola bulaşmak politikacılara reyting getirebilir, oylarını arttırabilir. Bu yüzden transfer sezonlarında bakan odalarında imza atan futbolcuları izliyor, “seçilirsem takıma yıldız getireceğim” vaatlerini dinliyoruz. Politikacı bunun faydasını görebilir de spor bundan ne kazanır?

Kocaelispor borçları sebebiyle transferlerini onaylatamıyor. Antremanları iki ayrı takımla yapıyor. Bir takım ligde maçları oynayan gençlerden oluşuyor. Yüz metre ileride transferlerinin onaylanmasını bekleyen as takım oyuncuları düz koşu yapıyor. Evet bu komedi Bank Asya liginde gerçekleşiyor. Galatasaray formasının her yeri dolduğu için şortuna reklam almaya hazırlanırken Antalyaspor lig başladıktan yedi hafta sonra göğüs reklamı alabiliyor.

Bütün bunlar olurken siyasileri bir futbol maçını kendilerine malzeme yaparken izlemek insanın canını yakıyor. Şimdi siz söyleyin, Türk futbolunun gerçek problemi bu ekonomik sıkıntılar mıdır yoksa Ermenistan milli maçı mıdır?

Bu arada o dostluk mesajı vereceğimiz “Sarı gelin” türküsü şöyle biter;

Erzurumda bir kuş var leylim aman

Kanadında gümüş var oy nenen ölsün sarı gelin

Yarim gitti gelmedi leylim aman

Elbet bunda bir iş var oy nenen ölsün sarı gelin

En azından maçı Erzurum’da oynatsaydınız daha anlamlı olurdu. Tribünler “Sarı Gelin, Erzurum’a Gelin” derken, bu işin altında nasıl bir iş var onu görürdük…



Güçlü Berk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder